Ana içeriğe atla

Kısaca Türkiye'de Transfer

Futbol'da transfer tabiki her takımın olmazsa olmazı.Planlı,raporu tutulmuş,sıkı bir şekilde izlenmiş futbolcu gerçek transferdir.Ülkemizde özellikle 3 büyük kulübümüz,Trabzonspor ve Bursaspor'u da ekleyebiliriz.Her sene transfer yapmak için büyük bütçeler ayrılıyor.Anadolu kulüpleri'de oldukça önemli transferler yapıyor ve kendi bütçelerini zorluyorlar.Alt liglerde dahi her dönem en önemli gündem yaratan unsur, yapılan transferlerdir.Her zaman dünya da futbol'un en önemli bir faktörü olan ''transfer'' konusunu bu makale de ele alacağım.Dediğim üzere transfer her kulüp için gereklidir,bazen yatırım, bazen büyük bir ihtiyaç,bazen kulüp adına reklam,bazen ise diğer kulüplere büyük bir çelme atmaktır.Daha böyle bir sürü faktör sayılabilir.Günümüz futbolunda transfer çok çok önemli bir vaziyette.Ancak her transferin başarılı olmadığını da görüyoruz.Özellikle ülkemizde yapılan yanlış ve gerçekten büyük bir mali sıkıntıya sebep olan transferler hakkında söyleyeceklerim tabiki var.Ülkemizde daha çok büyük kulüplerimizin,taraftar baskısı ve yıldız profilli futbolcuyu transfer etme çabası yüzünden ciddi anlamda yanlış transfer yaptığını görüyoruz.Örneğin,Premier Lig'de,La Liga'da,vb.kaliteli liglerde futbol hayatına devam eden yüksek profilli ve belli bir yaşa gelmiş futbolcuyu ülkemize getirebilmek için,çok ciddi bir teklif yapmanız gerekiyor.Futbolcu belki de 30 yaşından sonra böyle tekliflere yöneliyor.Transfer için kulübüne ödediğiniz bonservis bedeli ne kadar düşük bile olsa,oyuncunun sizden istediği maaş dudak uçuklatıyor.Örneğin; Robin van Persie Fenerbahçe'ye kalitesinin çok altında bir bonservis bedeli ile transfer oldu.Ancak şuanda Dünya'da (Çin - Katar hariç) belki de başka bir yerde böyle bir maaş'ı alacağını düşünmüyorum.Robin van Persie örneği gibi Sneijder gibi yüksek profilli futbolcular dahil,ligimizde daha böyle bir çok futbolcuyu size örnek gösterebilirim.Bu ödemeleri gören diğer futbolcularda böyle bir maaş almak isteyince çarşı pazar karışıyor.Oyunculara önerilen maaşlar ciddi anlamda bütçe'nin önemli bir kısmını götürüyor.

Zaten görüyorsunuz ki böyle kulüpler,UEFA tarafından cezalandırılıyor veya kısıtlandırılıyor.Ödenen bonservisler'de gerçekten dudak uçuklatıcı.Eski bir transfer'den örnek vermek istiyorum.Mehmet Topuz'un Kayserispor'da estiği,ve attığı goller ile konuşulduğu sezon Fenerbahçe ve Beşiktaş'ın kıran kırana girdiği transfer savaşı vardır.Fenerbahçe bu savaşı 9 milyon euro vererek kazanmıştı.Gerçekten iki kulüp ciddi anlamda karşı karşıya gelmişti.Önce Mehmet Topuz Beşiktaş forması giymişti,Beşiktaş ile anlaşmıştı.Ancak Fenerbahçe Kayserispor ile anlaştığı için transfer gerçekleşmedi.En sonunda Fenerbahçe 9 milyon euro gibi bir bedeli Kayserispor'a ödeyerek inanılmaz bir transfer hamlesi gerçekleştirmişti.Ancak Mehmet Topuz bekleneni yerine getirememiş,ve futbolunda ciddi anlamda bir çöküş yaşanmıştı.Belki de bu transfer gerçek anlamda ligimizde en ciddi transfer fiyaskosuydu.Büyük istekle,hayallerle alınan futbolcu hiç bir performans gösterememiş ve takımın elinde kalmıştı.Son dönemlerde de transfer edilen futbolculara ödenen bonservis bedelleri yine çok konuşuluyor.Plansız,izlenmemiş ve gerekli rapor oluşturulmamış bir futbolcuya 4-5 milyon euro verilebiliyor.Yurt dışına transfer zaten neredeyse ''0''.Yabancı kuralının genişletilmesiyle birlikte Türk futbolculara verilen bonservis bedelleri düşmesine rağmen,yabancı futbolculara ödenen bonservis bedelleri hala yerini koruyor.Bu nedenle artık bu dönemde scout ekiplerine ihtiyacımız var.Kulüplerimizin alt yapıya ciddi anlamda değer vermediğini düşünüyorum.Belki Altınordu,Gençlerbirliği ve birkaç kulüp hariç,genç futbolculara değer verilmediğini,gerekli fırsatların verilmediğini düşünüyorum.Ülkemizin neredeyse 10/1'i olacak kadar küçük nüfuslu ülkelerin futbolcu ihraçlarına bakacak olursak ülkemizle arasında büyük bir uçurum olduğunu görüyoruz.Özellikle bu konuda Belçika,Hollanda,Portekiz gibi ülkelere nazaran ciddi anlamda sürklase olmuş durumdayız.Saydığım ülkeler alt yapılarına çok değer veren,alt yapıdan futbolcu çıkarıp,Avrupa'nın büyük kulüplerine satan ülkeler.Bu sayede ekol olmuş kulüpleri bulunmakta.Bu yüzden ülkemizde bizim de genç yeteneklere daha fazla süre vermemiz gerekiyor.Türk futbolunun bir ivme yakalaması için,marka açısından da Avrupa'da ekol olmuş bir ülke olması için alt yapılara gereken ilgiyi göstermemizi,genç yeteneklere daha fazla süre vermemizi düşünüyorum.Bu sayede kulüplerimiz her transfer dönemine,sadece futbolcu transfer etmek için değil de genç yetenekleri Avrupa'ya sergilemek için bakacak.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Doğan Karakuş / Açıklama

 Doğan Karakuş bu transfer döneminde Kırklarelispor'a imza atmasının ardından kadro dışı kalmış ve Şanlıurfaspor'a imza atmıştı.  Geçtiğimiz günlerde Kırklarelispor Sportif Direktörü Murat Baytaroğlu ile Doğan Karakuş transferi hakkında konuştuk. Doğan Karakuş'un kadro dışı kalmasının sebebi sorduk, işte cevabı: Murat Baytaroğlu: ''Doğan Karakuş'u bizim kulüp yapımıza, teknik heyetin antrenman ve oyun sistemine uymadığı için kadro dışı bıraktık.'' Bunun ardından Doğan Karakuş bize ulaştı ve açıklama yapmak istedi, gazetecilik mesleği etiği doğrultusunda iki tarafında görüşlerini almamızın en doğrusu olacağına karar verdik ve sizlere sunmak istedik. Bu iddialara Doğan Karakuş'un verdiği cevap:  Doğan Karakuş: '' Kırklarelispor ve camiasına saygı duyuyorum fakat bazı konulara açıklık getirmek ve yanlış anlaşılmalara mahal vermemek zorundayım. Kırklarelispor Kulübü ile anlaştıktan kısa bir süre sonra ayrıldım. Kırklarelispor sportif dire...

HAMZA MISIR RÖPORTAJ

AK: Kendinizi kısaca tanıtır mısınız? Hakemliğe kaç yılında ve nasıl başladınız? H.M: 1968 yılı Trabzon doğumluyum. Futbol şehirinde futbol oynadım. Amatör’de futbol oynuyordum, bir maçta sakatlandım ve futbolu bırakmak zorunda kaldım. Benim hakemliğe başlamam çok ilginçtir. O dönemde mesleğim gazetecilik, bir maça muhabir olarak gitmiştim. Maçın yardımcı hakemlerinden biri maça gelmemişti. Ben de futbol oynadığım için maçın gözlemcisi yardımcı hakem olarak görev yapmamı istedi. Ben de o gün eşofmanlarımı giydim ve bayrağı alarak maça çıktım. O maçta yardımcı hakem olarak görev aldım. Ardındın hakem kursuna davet edildim. Hakemliğe ilave hakem olarak görev aldım. 1997 yılında klasmana yükseldim, 2001 yılında Süper Lig kadrosuna yükseldim. 2006 yılında Süper Lig hakemliğinden düştüm. Ardından 2009 yılında hakemliği bıraktım. Hakemliği bırakmamın sebebi federasyon değişikliğinden kaynaklıdır. Haluk Ulusoy federasyona gidince yerine gelen diğer federasyonlar bize sıcak bakmadı. Dol...

2017-2018 Sezonu Kırklarelispor'un İlk Yarı Performansı & Takım Analizi & Gidecekler - Kalacaklar & Röportaj Bilgi

2017-2018 SEZONU İLK YARI DEĞERLENDİRMESİ Kırklarelispor, geçtiğimiz sene ligde kalmayı son maçta garantilemişti. Bu sebepten dolayı, Başkan Volkan Can bu sezonun da geçen sezon gibi geçmemesi için transfer sezonunda kolları sıvamıştı. Yeni futbolcular transfer edildi, özellikle Caner Koca, Sinan Kurumuş, İsmet Şimşek , Alişan Şeker gibi önemli futbolcuların takıma takviye edilmesi taraftarın yüzünü güldürmüştü. Ancak bazı yeni transferler takıma son anda katıldığı için,  ilk maçlarda sıkıntı yaşasalar da Kırklarelispor lige Bugsaşspor'u 2-1 yenerek, moralli bir şekilde başladı. 2.Lig Beyaz Grubu, Başkan Volkan Can'ın da değimiyle Kırklarelispor'a göre tam anlamıyla Şampiyonlar Ligi gibi idi. Bu grupta herkes Kırklarelispor'un düşmeye oynayan takımlar arasında olacağını düşünüyordu. Ancak daha sonraki maçlarda Hacettepe ile deplasmanda 1-1 berabere kalan Kırklarelispor, kendi sahasında Pendikspor'u 2-1 mağlup etti. Kırklarelispor'un rakibi güçlü Gümüşhane idi,...